Antalya’nın Gündoğmuş ilçesinde bulunan Geyik Dağları, doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor. Bir yüzü Antalya diğer yüzü ise Konya yaylalarına komşu çevrili olan Toros Dağlarının zirvesinde bulunan Geyik Dağlarına gelen doğa tutkunları, Torosların bu etkileyici kesiminde eşsiz manzaralarla karşılaşıyor.
Zirveleri 3 bin metreye yakın yüksekliğiyle dikkat çeken Geyik Dağları, özellikle bahar aylarında sarı çiğdemler ve endemik türlerdeki çiçeklerle görsel şölen oluşturuyor. Bölgede yetişen "Yasemine" adlı çiğdem türü, sadece Toroslara özgü olmasıyla bilimsel açıdan da büyük önem taşıyor. Bölgede iklim değişiklikleri nedeniyle bu yıl çiğdemler geçmiş yıllara göre daha az ve daha erken açtığı gözlemlenirken, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulunan doğaseverler, bölgenin korunması için ziyaretçilere önemli uyarılarda bulunuyor. Özellikle arazi araçları ve motosikletlerle yapılan kontrolsüz girişlerin doğal yaşama zarar verdiği vurgulanıyor. Ayrıca çöplerin toplanmaması gibi sorunlar, bu el değmemiş güzelliklerin gelecek nesillere aktarılmasını tehdit ediyor.
"Bu güzellikleri herkesin gelip görmesini istiyoruz"
Konya’nın Hadim ilçesinden doğa tutkunu Hasan Sayın, bu dağlara yaz kış, her zaman geldiklerini belirterek, "Her mevsimin ayrı bir güzelliği, ayrı bir tadı var. Biz bu mevsimde genelde araçlar çıkmadan önce geldiğimiz için bu güzellikleri yakalayabiliyoruz. Bunu yakalayamayan arkadaşlarımız oluyor, onlar da bizim deneyimlerimizden faydalanıyor. Şu anda Geyik Dağları silsilesinin, Geyik Dağı eteklerindeyiz. Bu dağların zirveleri 3 bin metre yüksekliktedir. Bu yüzden çıkması biraz zor ama bu dağların meraklısı çoktur da. Bu yollar açıldığı zaman, buraya Antalya’dan, Konya’dan ve daha birçok yerden gelen arkadaşlarımız oluyor. Şöyle baktığımızda, geçmiş yıllara nazaran şu an çiğdem biraz az görünüyor. Burada şuan sarı çiğdem var ve bir de "Yasemine" diye endemik bir çiğdem türü var. Bu bitki Toroslara ve Türkiye’mize özgü, başka yerde olmayan bir tür. Biz bu güzellikleri herkesin gelip görmesini istiyoruz. Fakat bazı arkadaşlarımız var, motosikletle ya da araçlarla gelip buralarda drift atıyorlar. Bu pek hoş olmuyor. Geçmiş yıllarda bunu gördük. Mümkünse bu arkadaşlar ya gelmesinler ya da geldiklerinde araçlarında beklesinler, etrafı güzelce seyretsinler, herkes gibi davransınlar. Biz daha çok doğayı seven insanların, bayanların, çocukların, yaşlıların gelip bu güzelliği yerinde görmesini istiyoruz. Hem karın, hem sarının, hem yeşilin arasından geçsinler. İlerleyen günlerde burada düğün çiçekleri açacak, çayırlar sapsarı olacak, yeşerecek. Ancak bu çiçeklerin de bir 10 günlük ömrü var. 10 gün sonra bunlar da olmayacak. Bu güzellikleri görmeye Antalya ve Alanya tarafından turistik gezi amaçlı turlar düzenleniyor. İnsanlar geliyor ama lütfen gelenler çöplerini alıp gitsinler, burada bırakmasınlar" dedi.
"Bu sene kış sert geçmeyince erkenden yollar açılmış, biz de bahar güzelliklerini kaçırmamak için geldik"
Bölge sakinlerinden Yahya Keklik ise, "Hadim Gezleviliyim ve emekliyim. Boş zamanlarımızı doğa yürüyüşleriyle geçiriyoruz. Bu doğa yürüyüşleri hoşumuza gidiyor. Buraya da Geyik Dağı’nın eteklerine geldik bugün. Rakım biraz yüksek. Yalnız, önceki kışlar gibi olmayınca yollar açılmış, erkenden geldik tabii. Bu doğal güzellikleri görmek herkese nasip olmuyor. Biz de bu fotoğrafları çekerek halka duyuruyoruz. Daha önceki yıllarda bu bölgelere erken gelemezdik, mayısa kadar yollar açılmazdı. Bu sene kış sert geçmeyince erkenden yollar açılmış, biz de bahar güzelliklerini kaçırmamak için geldik. Doğada yürümek, gezmek hoşumuza gidiyor. Tabii şehir hayatına alışkın olanları böyle doğa yürüyüşüne çekmeyi hedefliyoruz. Herkes doğadan faydalansın, sebeblensin. Bu dağlar insana huzur veriyor, rahatlatıyor. Tabii şehrin o gürültülü atmosferi biraz daha zor oluyor. Buralar kendimizi daha iyi hissettirdiği için devamlı geliyoruz" şeklinde konuştu.
"Toroslar için Hollanda’dan geldim"
Hollanda’da yaşayan Mustafa Karapınar ise, "Rahmetli Ferdi Tayfur’un dediği gibi, "Allah rahmet eylesin" onun ismini anmışken, "Of dağlar of!" diyor ya. Gerçekten of Toroslar, of! Bu Toroslar beni yakıp bitiriyor. Gerçekten bu Toroslar için Hollanda’dan geldim. Her sene senelik iznimi, zamanımı buralara ayırıyorum, Toroslar’a ayırıyorum. Rakım aşağı yukarı 2 bin. Buraları çok seviyorum, çok özlüyorum. Buralar için ne bileyim, yapılmayacak iş yoktur yani. Buralara gelmenizi tavsiye ederim, görmenizi tavsiye ederim. Ama gelin, görün hiçbir çiğdeme, hiçbir çiçeğe basmadan fotoğrafımızı çekelim, günümüzü geçirelim. İşte mangalımızı yapalım, soğuk sularından içelim, karlı pekmezlerini yiyelim. Bakın, her taraf kar şu anda. Tam kar yeme zamanı hava güzel, Toroslar güzel" diye konuştu.