İstanbul Anadolu Adliyesi Hakimi İzzet Durak, madde bağımlılığı ve dolandırıcılığa karşı yazdığı kitaplarla savaş açtı. Durak, "Uyuşturucuyla Mücadele Bakanlığı" ve "Cesaretin Bedeli" isimli kitaplarında vatandaşa önemli uyarılarda bulundu.
İstanbul Anadolu Adliyesi Hakimi İzzet Durak, KTB Yayınlarından çıkan "Uyuşturucuyla Mücadele Bakanlığı" ve "Cesaretin Bedeli" isimli kitaplarında vatandaşa önemli uyarılarda bulunurken radikal öneriler de verdi.
Narkotik ve psikologlara göre uyuşturucu kullanım oranının yüzde 10’lar seviyesinde olduğunu belirten Durak, "Bunu biz çok abartılı bulup itiraz ettiğimizde cevapları ’Bu rakamı az bile söylüyoruz’ oluyor. Yani görünmeyen büyük bir tehlike ile karşı karşıyayız. Vahşice işlenen cinayetler, şiddet, hırsızlık, gasp ve dolandırıcılık olaylarının arkasına hep uyuşturucu var. Bu, şu demek: Zehre bulaşanların zamanla muhakeme yeteneği kayboluyor. Çabuk sinirleniyor, kısa sürede otokontrolünü kaybediyor. Şiddet eğilimi artıyor ve her kötülüğü yapabilecek duruma geliyor. Kan donduran kadın cinayetlerini okuyun, umumiyetle ’birlikte uyuşturucu ve alkol aldıktan sonra…’ diye başlıyor. Çünkü onlarda yasak, kötü veya günah gibi şeyleri o an muhakeme edemiyor" dedi.
Beyinde hasar bırakıyor
Uzun süre kullanım söz konusu olduğunda uyuşturucunun beyinde kalıcı hasarlara sebebiyet verdiğini belirten Durak, şunları söyledi:
"Sevdiklerinizin tuzağa düşme ihtimali uykularınızı kaçırmalı, bu kitabı yazarken kabuslar gördüm adeta. Bu bir kimyasal savaş halini almış durumda. Uyuşturucu bir tek devletin yapabileceği mücadele ile çözülebilecek bir şey değil. Bu kitapları yazmamın sebebi de bu. Toplumda bir farkındalık oluşturmak. Bu, kolektif bir mücadele ile başarılabilir. Uyuşturucu önce küçük dozlarla başlıyor. Zamanla vücut alıştıkça doz da artıyor. Doz artıkça uyku ve yemek düzeni bozuluyor, zamanla çalışamaz hale geliyor. Hâl böyle olunca da maddeye ulaşmak için işler gasp, kapkaç, hırsızlığa kadar gidiyor. Bir mahallede 5 kullanan varsa üç ay sonra bu rakam 15 oluyor. Ne yazık ki her bağımlının bir potansiyel satıcı olduğunu da unutmamalı."
"Çözüm iyi bir aile"
Bir ailenin çocuğa vereceği en iyi hediyenin birlikte geçirilen güzel zamanlar olduğunun altını çizen Hakim İzzet Durak, "Sakın benim çocuğum yapmaz demeyin. Okuldan gelen çocukla sohbet edin, arkadaşları kim, nereye takılıyorlar? Bırak anlatsın paylaşsınlar. Ayıplar ve azarlarsan açılmaz bir daha derdini sana. Bağımlıların çoğu ailesinin problemli olduğundan bahsediyor. Hiç ilgi ve sevgi görmediklerini, şiddet içinde büyüdüklerini anlatıyor. Dolayısıyla iyi bir aile yapısı uyuşturucuyla mücadelenin birinci maddesidir" diye uyardı.
"Moralinizi bozmayın"
Uyuşturucunun tedavisinin mümkün olduğunu kaydeden İzzet Durak, ailelere şu tavsiyelerde bulundu:
"Böyle bir imtihanla baş başa kalan aileler morallerini bozmasın. Geç kalmadan bir uzmandan yardım alsınlar. Her şehirde servis var, danışsınlar, yol haritalarına uysunlar. En büyük sıkıntı kullananın ve ailesinin bağımlı olduğunu kabul etmemesi. Spor, hobiler ve meşguliyet terapidir bu anlamda. Çocuğun hedefleri olsun başkalarına yardım gibi mesela... Gelen bir mahkum mektubunu hiç unutmuyorum: İlk cümle ’tahliye talebim hakkında...’ Son cümle ’Lütfen beni bırakmayın. Eğer çıkarsam tekrar uyuşturucuya başlarım, zamanla dozajı da arttırırım. Ölüp giderim’ diyordu."
