Ankara Valisi Vasip Şahin, İl Hayvan Hakları Komisyonu toplantısında yaptığı konuşmada, "Toplamda bakımevlerine toplanan bugüne kadar hayvan sayısı 14 bin 341’dir. Bunların bir kısmı rehabilite edilip, tedavi edilip sahiplendirilmiş veya sivil toplum kuruluşlarına teslim edilmiş hayvanlardır. Dolayısıyla mevcut bir sirkülasyon var" dedi.
Ankara Valisi Vasip Şahin başkanlığında İl Hayvan Hakları Komisyonu toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda sokak hayvanlarının belediyeler tarafında barınması, vatandaşlara olumlu ve olumsuz etkileri ele alındı. Toplantıya vali yardımcıları, ilçe kaymakamları, ilçe belediye başkanları ve birçok önemli isim katıldı.
"Yapılan analizler, sokakta yaşayan 52 bin civarında sokak hayvanı olduğunu gösteriyor"
Yapılan saha analizleri ve araştırmalar sonucunda Ankara’da sokakta yaşayan 52 bin civarında sokak hayvanı olduğunu belirten Vasip Şahin, "Yaptığımız analizler sonucu sokakta yaşayan yaklaşık 52 bin sokak hayvanı var. Bunun tespiti yüzde 100 değil. Dolayısıyla yapılan tahminler, saha analizleri bize elli 52 bin civarında bir rakam gösteriyor. Bunlara karşılık mahalle idarelerimizde belediyelerimizde toplam 17 adet hayvan bakımevi bulunmakta ve bu anlamda da Ankara Büyükşehir Belediyesi, Çankaya, Etimesgut, Gölbaşı, Keçiören, Mamak, Sincan ve Yenimahalle belediyelerine ait bakım evleri kanun kapsamında izinlendirilmiştir, ruhslatları verilmiştir. Altındağ, Beypazarı, Çubuk, Elmadağ, Kahramankazan, Polatlı, Pursaklar, Şereflikoçhisar belediyelerimize ise bu izin süreçleri hızla devam ettirilmektedir. Henüz bakımevi olmayan Akyurt, Haymana, Kızılcahamam ve Nallıhan belediyelerimizin de proje süreçleri devam etmektedir. Hayvan bakımevlerindeki kapasiteyi baktığımızda da toplamda 13 bin 45 kapasitemiz var ve 52 bin rakamına baktığımızda da bunun karşılamadığı civar yüzde 25’tir. Mevcut 13 bin kapasiteli kaynaklarımızda da hızla kapasite dolmaya devam ediyor ve bugün itibariyle yüzde 80’in üzerine çıkmış durumda" diye konuştu.
"Yapılan tespitlerde ortaya çıkan eksiklikler sivil toplum kuruluşlarına bildiriliyor"
Yapılan tespitlerde ortaya çıkan eksikliklerin sivil toplum kuruluşlarına bildirildiğini ifade eden Şahin, "Yapılan tespitlerde ortaya çıkan eksiklikler sivil toplum kuruluşlarına, mal idarelerimize veya işletmeci kuruluşlara bildirilerek bu eksiklerin de hızla giderilmesine yönelik izlemelerimiz devam ediyor. Onlarda da öyle bir gayret var. Yine bu komisyonlarımızda alınan kararlar doğrultusunda kolluk kuvveti desteğiyle birlikte bu faaliyetlerimiz yoğunlaştırıldı. Mart, Nisan ve 26 Mayıs gününe kadar toplam 7 bin 452 köpek toplanmış ve bakım evlerine yerleştirilmiş durumda. Toplamda bakımevlerine toplanan bugüne kadar hayvan sayısı ise 14 bin 341’dir. Bunların bir kısmı rehabilite edilip, tedavi edilip sahiplendirilmiş veya sivil toplum kuruluşlarına teslim edilmiş hayvanlardır. Dolayısıyla mevcut bir sirkülasyon var. Bundan sonra bunun daha da hızlanacağını bekliyoruz. Belediyelerimiz bu konuda çalışıyorlar. Kurumlarımız, Doğa Koruma Milli Parkı Bölge Müdürlüğümüz çalışıyor. Tabii bunun yanında bu uygulamalar sırasında bir takım yasal mevzuat hükümlerine karşı ihlaller de karşımıza çıkmıştır. Bu noktada da 18 kişiye şu ana kadar 1 milyon 390 bin lira cezai işlem yapılmıştır" ifadelerini kullandı.
"Hayvanlar da birer canlı olarak insanlara emanet edilmiştir"
"Hayvanlar da birer canlı olarak insanlara emanet edilmiştir. Dolayısıyla bizim hem bu kurul üyesi kurumlarımız hem kamu görevlilerimiz hem de millet olarak bizim hayvanlara bakışımız emanet bakışıdır" diyen Şahin, şunları kaydetti:
"Bize emanet edilmiş, bize muhtaç varlıklardır. Dolayısıyla yaklaşımımız yasal çerçeve içerisinde her birimiz bir kamu yetkisini kullanıyoruz ve bu kamu yetkisinin genel çerçevesi Büyük Millet Meclisi tarafından çizilmiş ve içerisindeki detaylandırma, bakanlıklarımızın yönetmelik, genele gibi alt mevzuat çalışmalarıyla şekillenmiş bir görev yürütüyoruz. Bunun ötesinde aynı zamanda biraz önce de dediğim gibi olaya emanet duygusuyla yaklaşıyoruz. Bu canlar bize emanet. Bu canların her biri kıymetli. Bu emanet olan bize canlar kendilerine etrafına, insanlara ve diğer hayvanlara zarar vermeye başlamışsa ve diğer birtakım başka hastalıklar gibi hastalıkların yayılması gibi mikropların yayılması gibi birtakım olumsuz olaylara kaynaklık teşkil etmeye başlamışsa o zaman bunların tedavisi rehabilitasyon dahil her türlü yasada ve diğer alt mevzuatta belirlenen ve görev olarak verilen yetkilerde her birimi sonra kadar kullanmak durumundayız. Görevimiz de bu. Biz önce insan diyoruz ama önce insanın yanında bu canların da bize emanet olduğu bilinciyle hareket ediyoruz. Yani biz sadece köpeğin değil ama aynı zamanda kedinin de, kuşun da, börtü böceğin de canlarının bize emanet olduğunu düşünerek bu görevi yürütüyoruz."