Tarih: 08.05.2025 15:23

Akdeniz Üniversitesi’nde coğrafi işaretler için ortak yol haritası çağrısı

Facebook Twitter Linked-in

Akdeniz Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen Antalya Coğrafi İşaretler Zirvesi’nde, tarımsal üretimden kırsal kalkınmaya uzanan yeni vizyonun temelleri atıldı. Antalya Valisi Hulusi Şahin, zirvede her kuruma ‘coğrafi işaret’ ödevi verileceğini belirterek, Akdeniz Üniversitesi’ni bu alanda rehber kurum ilan etti.
Akdeniz Üniversitesi Coğrafi İşaretler Uygulama ve Araştırma Merkezi (AciMER), Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), Yöresel Ürünler ve Coğrafi İşaretler Türkiye Araştırma Ağı (YÜciTA) iş birliği ile düzenlenen Antalya Coğrafi İşaretler Zirvesi’nin açılış töreni geniş katılımla gerçekleştirildi. Akdeniz Üniversitesinin ev sahipliği yaptığı zirveye Antalya Valisi Hulusi Şahin, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, BM Tarım ve Gıda Örgütü (FAO) Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık, Antalya’nın ilçe belediye başkanları, kaymakamları, oda başkanları, il müdürleri, sivil toplum kuruluşları ile çok sayıda temsilci, akademisyen ve öğrenci katıldı. İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu Konferans Salonunda gerçekleştirilen zirvede tarladan sofraya uzanan zenginliğini tescilleme yolunda güç birliği yapıldı.

Zirvede ortak yol haritası çağrısı
Zirvenin açılış konuşmasını yapan Antalya Valisi Hulusi Şahin, coğrafi işaret konusunda bugüne kadar yürütülen çalışmaların çok kıymetli olduğunu belirterek, ancak bulunulan noktanın yeterli olmadığını vurguladı. Antalya dışında başka hiçbir yerde yetişmeyen tropik ürün sayısının bile yaklaşık 30 olduğunu hatırlatan Vali Şahin, "20 bin kilometrekarelik bu güzide coğrafyada sadece tarımsal ürünler yüzlerle ifade edilir. Kadim bir kültürümüz var. Bu kültürün yüzlerce yıllık serüveninden süzülerek gelen pek çok lezzetimiz, ürünümüz ve gıdamız var, yemeklerimiz var. Bunları da sayınca ortaya devasa bir potansiyel çıkıyor" diye konuştu.

Her kuruma coğrafi işaret ödevi
Bu potansiyeli harekete geçirmek için harekete geçmek gerektiğini vurgulayan Vali Şahin, coğrafi işaretler konuşunda Akdeniz Üniversitesinin ve YÜciTA’nın rehberliğinde her kuruma verilecek ödevle çalışmalara başlayacaklarını kaydetti. Vali Şahin, "Bu işin uzmanları bir ev ödevi veriyorlar. Biz ev ödevimizi alıyoruz. O ödevini yapacağız, paylaşacağız. Kaymakamlarımız, belediye başkanlarımız, oda başkanlarımız. tam paydaşlarımızla üzerimize düşen ne ise hangi ürün bize düştüyse tek tek çalışacağız. Bu konuda Rektör hocamı tebrik ediyorum. Bu merkez bizim tam da aradığımız şeydi. Çünkü bize bir kılavuzluk yapacak ve bir yön verecek akademik olarak merkez gerekiyordu. O merkez de artık Akdeniz Üniversitemizde var. Dolayısıyla bir taraftan YÜciTA var. Bir taraftan Akdeniz Üniversitesinin Coğrafi İşaretler Uygulama ve Araştırma Merkezi var. Onlar bizim rehberimiz olacak. Bizler de odalar, borsalar, kaymakamlıklar, belediye başkanlıkları her birimize lütfen isim isim ödev verin alalım, ödevimizi çalışalım. Bu coğrafya, bu kültür muhteşem. Bu kültür çok kadim ama bu aynı zamanda bize bir sorumlulukta yüklüyor. Bu sorumluluğun gereğini yapmamız gerekiyor" dedi.

"Antalya tarımda Türkiye’nin lokomotifi"
Türkiye’nin örtü altı üretiminin yarısının Antalya’da olduğunu söyleyen Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ise Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak 21 hal, bin 938 tüccar ve komisyoncuyla işlem hacmi büyüklüğü olarak Türkiye’de 1. sırada olduklarını ifade etti. Üretilenlere değer katan Coğrafi İşaretler Zirvesinin Antalya’da düzenleniyor olmasının çok anlamlı olduğuna değinen Başkan Böcek, "Coğrafi işaretler sadece bir ürünün adı değil üretildiği bereketli toprakların kültürünü, tarihini, üretim bilgisini ve emeğini temsil eden çok kıymetli bir kimliktir. Yerel yönetimler olarak bizler, bu kimliğin korunması, yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması noktasında önemli sorumluluklara sahibiz. Çünkü coğrafi işaretler yalnızca bir pazarlama aracı değil, aynı zamanda kırsal kalkınmanın, yerel istihdamın, kadın ve genç girişimciliğin en güçlü destekçisidir. Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak bizler, sadece zengin tarım ürünlerimizi değil, bu ürünlerin arkasındaki kültürel mirası da korumaya gayret ediyoruz. Gazipaşa narından Korkuteli Karyağdı Armuduna, Alanya Muzundan Finike Portakalına, Manavgat Susamından Antalya Piyazına, serpme böreğine ve muhteşem kabak tatlısına kadar birçok ürünümüzün coğrafi işaret sürecini destekliyor, üreticilerimize eğitim, lojistik ve pazarlama desteği veriyoruz" diye konuştu.

"Kültürümüze, emeğimize sahip çıkalım"
Coğrafi işaretli ürünler alanında hem Antalya’nın hem Türkiye çok zengin olduğunu söyleyen Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ise, "Bu alanda Türkiye’den daha zengin bir ülke var mı? O kadar güzel, o kadar bereketli bir coğrafya ki yüzyıllarca bin yıllarca birçok medeniyet gelmiş geçmiş. Bu medeniyetleri bıraktığı kültürler var. Coğrafi işaret ne demek, kültür demek, benlik demek; yani geçmiş demek. Ve aynı zamanda bugün demek, gelecek demek. Coğrafi işaretler ekonomi demek, emek demek. Ancak şu günlerde maalesef kültürümüzde de biraz erozyonlara uğruyoruz. Bu anlamda var gücümüzle sahip çıkmamız gerekiyor" dedi.

Yelten tarhanası ve Side narı için tescili için başvuru
Akdeniz Üniversitesi olarak bu konuda yaptıkları çalışmalara değinen Rektör Prof. Dr. Özlenen Özkan, "Akdeniz Üniversitesi olarak, ben ilk rektör olduğum zaman Yavuz hocam yanıma geldi ve coğrafi işaretler merkezi kurulması için çalışmalar yaptık. YÖK’e merkez başvurusunda bulunduk. Akdeniz Üniversitesi Coğrafi İşaretler Uygulama ve Araştırma Merkezimiz 2024 yılı itibarıyla faaliyete geçti. Bu merkezimiz ile şu anda ‘Yelten Tarhanası’ ve ‘Side Narı’ için tescil başvuruları gerçekleştirildi. Bunun tescilini almaya çalışıyoruz." dedi. Coğrafi işaretli ürünler için öncelikle tarımı korumak gerektiğine vurgu yapan Rektör Özkan, "Öncelikle tarım arazilerini korumamız gerekiyor. Çünkü bundan yıllar sonra tarhana yapacak domatesimiz olacak mı? Bu anlamda biz coğrafi işaretleri 20 yıl, 30 yıl, 50 yıl sonra sahip çıkmak istiyorsak şu anda toprağımıza, havamıza, suyumuza sahip çıkmamız gerekiyor" diye konuştu.

Tescilli ürünlerde hedef büyüyor
Antalya’nın coğrafi işaretler alanında hem ürün zenginliği hem de farkındalık düzeyi açısından öncü şehirlerden biri olduğunu söyleyen Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, "Finike portakalından Antalya piyazına, Alanya avokadosundan Manavgat susamına kadar birçok ürün hem yerelde sahiplenildiğini hem de ulusal düzeyde tanınır hale geldiğini söyledi. Coğrafi işaretler konusunun uzun süredir önem verdikleri bir alan olduğunu belirten Çandır, "Biliyoruz ki coğrafi işaret, bir şehrin kendi kültüründen, doğasından, ikliminden süzülen değerlerin tescillenmesi demek. Bizler de bu değerlerin yok olup gitmesini değil, aksine büyümesini, tanınmasını, ekonomiye katkı sağlamasını istiyoruz. 16 sene önce tescilli coğrafi işarete sahip ürün sayımız ancak 109 idi. Bugün bin 700’ü geçti. 700’e yakında başvurumuz var. Bunların da önemli bir kısmını Odalarımız, Borsalarımız, belediyelerimiz, valiliklerimiz ülkemize kazandırdı. Ancak bununla da yetinmedik. Yerel zenginliklerimizi, AB nezdinde de koruma altına almaya başladık. Şu ana kadar 31 ürünümüz, AB’den coğrafi işaret tescilini aldı. 81 ürünümüz de sırada bekliyor. TOBB Brüksel Ofisimizle, coğrafi işaretlerin AB tescil aşamalarına yardımcı oluyoruz. İnşallah hem ülkemizde, hem de AB’de tescilli ürünlerimizin sayısını artırmaya devam edeceğiz" diye konuştu.

Gastronomi turizminde pay artmalı
Turizmde gastronomi payının artması gerektiğine vurgu yapan Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Hacısüleyman, "Biz turizm pastasından yeterince pay aldığımızı düşünmüyoruz. Dünyada 1.9 trilyon dolar bir para dönüyor turizm hareketinde. Bundan herkes pay almak istiyor. Biz de 60 milyar dolar civarında ülke olarak pay alıyoruz ama bu 1.9 trilyon doların yüzde yirmisi gastronomiden kaynaklıyor. Gelen insanların yeme içme kültürünü tanımak için harcadıkları paradan oluşuyor. Biz de bu değişik oranlarda ifade edilebiliyor. Bazı kurumlarımız yaptıkları çalışmada yüzde 18 diyorlar Türkiye için. Dünya turizm örgütündeki bazı rakamlar İspanya için yüzde 25 rakamını işaret ediyor. Yani coğrafi işaretli ürünlerimizi yapacağız ama bunu pazarlamamız gerekiyor ve insanların ülkemize gelirken internette okuduklarında ’şöyle bir şey varmış sizde, bundan yemek istiyorum’ demesini sağlamamız gerekiyor. Tanıtımını yapmamız gerekiyor" ifadeleri kullandı.

Türkiye’de 2422 tescilli ürün bulunuyor
Coğrafi işaretli olarak tescillenen ürünler konusunda dünya ve Türkiye istatistiklerini paylaşan BM Tarım ve Gıda Örgütü (FAO) Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık da, "Coğrafi işaretli ürünler özellikle gıda güvenliğinin konuşulduğu günlerde özellikle çiftçi için çiftçinin katma değerli bir ürünü sunabilmesi adına en önemli değer. Bunu iyi değerlendirmek lazım. Bugüne kadar yapılan çalışmalarla bize verilen güncel rakamlara göre şu anda Aydın Memecik zeytini ile 31’e ulaşmışız, Avrupa Birliği nezdinde tescilli coğrafi işaret sayımız. Bu gerçekten çok güzel bir rakam. Türkiye’de 2 bin 422 tescilli ürün bulunuyor, Avrupa’da 44 bin 51, Asya’da ise 44 bin 43 ürün coğrafi işarete sahip. Dünyada da coğrafi işaretli ürün sayısı 9 bin 460. Bunun 2 bin 422’si tescilli olarak Türkiye’de ama Avrupa Birliği’nde de 31 ürün çok kötü değil ama daha da çok sayıda ürünümüz var ve sahada gezdikçe çok ilginç ürünlerle karşılaşıyoruz. Eminim sizler de öylesinizdir. O ürünlerin de tescillenip raflarda yerini bulması katma değere dönüştürülmesi önemli" diye konuştu.

Açılış konferansında yapılması gerekenler konuşuldu
Açılış konuşmalarının ardından YÜciTA Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu tarafından açılış konferansı verildi. Antalya Valisi Hulusi Şahin ve Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan’ın takip ettiği Açılış Konferansı’nda YÜciTA Başkanı Prof. Dr. Yavuz Tekelioğlu, coğrafi işaretlerin dünya ölçeğinde, Avrupa’da, Türkiye’de ve Antalya özelindeki güncel gelişmeleri katılımcılarla paylaştı. Tekelioğlu, coğrafi işaretler konusunda izlenmesi gereken yolları ve yapılması gerekenleri ifade ederek toplantıların gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Açılış Konferansının ardından İİBF fuaye alanında Antalya’ya has yöresel ürünlerin tadımı gerçekleştirildi. İki gün boyunca dolu dolu geçecek Zirvede coğrafi işaretler konuşu çeşitli boyutlarıyla ele alınacak.
yapıldı. İki gün sürecek etkinlikte coğrafi işaretler, farklı oturumlarla detaylı şekilde ele alınacak.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —