Tarih: 19.12.2025 09:26

"Zehirlenme haberlerinin daha sık gündeme gelmesi kolektif travma oluşturuyor "

Facebook Twitter Linked-in

Biruni Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi ve Klinik Psikolog İlayda Erdoğan, son dönemde peş peşe yaşanan zehirlenme vakalarının toplumda kolektif travma etkisi oluşturduğunu belirterek, artan kaygı nedeniyle vatandaşların hastanelerin acil servislerine daha sık başvurmaya başladığını söyledi.
Klinik Psikolog İlayda Erdoğan, kolektif travmanın yalnızca geniş kitleleri etkileyen büyük afetlerle sınırlı olmadığını, küçük gibi görünen olayların bile arka arkaya geldiğinde toplumsal bellekte güçlü bir stres tepkisine yol açabileceğini ifade etti. Erdoğan, "İstanbul Fatih'te Böcek ailesinin zehirlenmesi olayı ilk etapta tüm toplumu etkileyen bir kriz gibi görünmese de sonrasında yaşanan benzer vakalar toplumda bir tehdit algısını besleyerek kolektif travmayı tetiklemiş olabilir" değerlendirmesinde bulundu.

"Artan kaygı acil servis başvurularını yükseltiyor"
Zehirlenme vakalarına dair haberlerin sık ve tekrar eden şekilde gündeme gelmesinin bireylerde yoğun kaygı oluşturduğunu vurgulayan Erdoğan, "Toplumdaki kaygı artışı nedeniyle, kişiler en ufak mide bulantısı, baş dönmesi gibi belirtileri bile zehirlenme ile ilişkilendirerek acil servislere başvuruyor. Bu da sağlık sisteminde yoğunluk ve yük oluşturuyor" dedi.

"Medyanın tutumu travmayı hafifletmede kritik"
Kolektif travmanın etkilerinin azaltılmasında medya kuruluşlarının önemli rol üstlendiğini belirten Erdoğan, şeffaf, "Medya doğru, teyit edilmiş bilgiyi aktarmalı; abartılı, tekrar eden ve tetikleyici içeriklerden kaçınmalıdır. Bu tür içerikler toplumda kaygıyı tırmandırarak travmanın kalıcılığını artırıyor" ifadelerini kullandı.

"Kaygı düzeyi günlük yaşamı bozuyorsa destek alınmalı"
Erdoğan, depremlerin oluşturduğu kaygının da benzer şekilde bireysel ve toplumsal düzeyde ele alınması gerektiğini belirterek, "Bireyler olumsuz içeriklere maruziyetini azaltmalı, yalnızca güvenilir kaynaklardan bilgi almalı. Deprem çantası hazırlamak, muhtemel bir depremde yapılacakları öğrenmek kaygıyı düzenler. Günlük yaşamı bozan bir kaygı düzeyi varsa mutlaka uzman desteği alınmalıdır" diye konuştu.
Toplumda dayanışmayı güçlendirecek psikoeğitim faaliyetlerinin ve güven artırıcı kamu bilgilendirmelerinin önemine de dikkat çeken Erdoğan, doğru bilgi akışı ve alınacak yapısal önlemlerin kolektif travmanın oluşmasını önlemede belirleyici olduğunu kaydetti.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —